ÖZET
Amaç:
Anne sütü ile beslenme, ideal fiziksel, zihinsel ve davranışsal gelişimi sağlamakta, bulaşıcı ve kronik hastalıklardan korumaktadır. Bu çalışmada, bebeklerin ilk altı aydaki beslenme şekillerinin büyüme üzerine etkilerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Yöntemler:
İlçemizdeki bir aile sağlığı merkezine başvuran 0-6 ay arası bebeklerin tıbbi kayıtları geriye dönük olarak incelendi. Beslenme şekillerine göre sadece anne sütü (grup AS, n=63), sadece formül mama (grup FM, n=30) ve anne sütü ile birlikte formül mama (grup AF, n=38) alan bebekler olarak üç grupta incelendi. Bebeklerin yaşa göre ağırlık, boy ve baş çevreleri; doğumda, 1., 2., 3., 4. ve 6. aylarda ölçüldü ve gruplara göre değerlendirildi.
Bulgular:
Anne sütüyle beslenen grupta normal doğum oranı (%41,3), formüla ile beslenen gruptan (%31,6) daha yüksekti. Bebeklerin altı aylık takibinde; sadece anne sütü alanların 1., 2. ve 3. aylardaki kilo artışları, 2. aydaki boy artışları ve 1., 2. ve 3. aylardaki baş çevresi büyümeleri diğer gruplardan istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksekti (p<0,05). Karışık beslenen bebeklerde ise; boy artışı 4. ve 6. aylarda diğer gruplardan daha yüksekti (p<0,05).
Sonuç:
Anne sütüyle beslenen bebekler formüla ile beslenen bebeklere göre ilk aylarda daha hızlı büyümekte, ilerleyen dönemlerde büyümeleri yavaşlamaktadır. Ancak daha sağlıklı, mental gelişimleri iyi ve obeziteden korunarak büyümektedirler.
Giriş
Anne sütü; yeni doğanda büyüme ve gelişme için gerekli olan tüm sıvı, enerji ve besin ögelerini içeren, biyoyararlılığı yüksek, sindirimi kolay doğal bir besindir. Anne sütünün ve emzirmenin hem bebek hem de anne için başta beslenme olmak üzere, gelişimsel, psikolojik, sosyal ve ekonomik yönden birçok yararı vardır (1). Ne yazık ki kadınların iş yaşamına girmesiyle, tek başına anne sütü ile beslenme süresi istenilen düzeyin altında kalmıştır (2).
Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması (TNSA) 2008 yılı raporuna göre, sadece anne sütü ile beslenme oranı 2. ayda %68,9, 3. ayda %42, 5. ayda iken %23,6 olarak tespit edilmiştir. Yirmi dört aya kadar ek besinler ile birlikte anne sütü verme oranı %20,3 bulunmuştur (3).
Büyümenin en hızlı olduğu 0-2 yaş arasında, oluşan büyüme geriliğinin iki yaş sonrasında düzeltilmesi oldukça güçtür. Bu nedenle, süt çocuğu ve küçük çocukların beslenmesiyle ilgili alışkanlıkların bu dönemde kazandırılması ve annelerin bu konuda bilinçlendirilmesi gerekmektedir (4).
Çalışmamızın amacı; yaşamın ilk 6 ayındaki beslenme şeklinin bebeklerin büyümesi üzerindeki etkisini değerlendirmektir.
Yöntemler
Çalışmamızda, İstanbul ili Fatih ilçesinde bulunan Hekimoğlu Ali Paşa Aile Sağlığı Merkezine Şubat 2011-Haziran 2013 tarihleri arasında getirilen bebeklerin büyüme-gelişme çizelgelerini de içeren kayıtları geriye dönük incelendi.
Beslenme şekillerine göre; sadece anne sütü (grup AS, n=63), sadece formül mama (grup FM, n=30) ve anne sütü ile birlikte formül mama (grup AF, n=38) alan bebekler olarak üç gruba ayrıldı. Bu bebeklerin yaşa göre ağırlık, yaşa göre boy ve yaşa göre baş çevresi; doğumda 1., 2., 3., 4. ve 6. aylardaki ölçümleri kaydedildi.
Preterm doğanlar, 6. ayını doldurmamış, çeşitli nedenlerle takipleri yarım kalmış ve konjenital ve/veya kronik hastalığı olanlar ile beslenme şekli net olmayanlar çalışmaya dahil edilmedi.
Tartı ölçümü, bebeğin bütün kıyafetleri ve bezi çıkarılıp, dijital bebek terazisine yatırılarak yapıldı. Bebeklerin boyları, uygun boy ölçüm aleti ile yatay pozisyonda, oksipital çıkıntısı yere gelecek ve tepe kısmının ölçüm aletinin yüksek tahta kısmına değecek ve bakış doğrultusu zemin ile 90 derece açı yapacak ve omuzlar yere değecek şekilde yerleştirildikten sonra hareketli ayak tahtası ayaklar 90 derece dorsofleksiyonda iken ayak tabanına sıkıca bastırılarak ölçülmüştür. Ayak tahtasının hizasındaki rakam çocuğun boyu olarak kaydedilmiştir.
Baş çevresi ölçümü, esnemeyen bir mezura ile alında kaşların üzerinden ve oksipital bölgenin en çıkık bölgesinden (protüberensia oksipitalis eksterna) geçirilerek, baş sabit tutularak yapılmıştır.
İstatistiksel Analiz
İstatistiksel analiz için SPSS 15.0 for Windows programı kullanıldı. Tanımlayıcı istatistikler; kategorik değişkenler için sayı ve yüzde, sayısal değişkenler için ortalama, standart sapma olarak verildi. Bağımsız, ikiden çok gruplar arası karşılaştırmaları sayısal değişkenler normal dağılım koşulunu sağladığında One-Way ANOVA, sağlamadığında Kruskal-Wallis testi ile yapıldı. Alt grup analizleri parametrik testte Tukey, non parametrik testte Man Whitney-U testi ile yapılıp Bonferroni düzeltmesi ile yorumlandı. Kategorik değişkenlerin gruplar arasındaki oranları Ki Kare Analizi ile test edildi. İstatistiksel anlamlılık seviyesi p<0,05 olarak kabul edildi.
Bulgular
Çalışmaya 27 kız, 36 erkek anne sütü ile beslenen 63 bebek, 16 kız, 14 erkek formül mama ile beslenen 30 bebek, 18 kız 20 erkek karışık beslenen 38 bebek alındı. Üç grupta yer alan bebeklerin cinsiyetleri benzerdi (p=0,634), doğum şekilleri anlamlı olarak farklıydı (p<0,001 Tablo 1). Anne sütü ile beslenen grupta normal doğum oranı, formül mama ile beslenen grupta bilinmeyen oranı, karışık beslenen grupta sezeryan oranındaki yükseklik dikkat çekiciydi.
Doğumdaki boy, tartı ve baş çevresi üç gruptaki bebeklerde benzer iken; 1., 2. ve 3. aylarda ölçülen tartı ve baş çevreleri ile 2. aydaki boy ortalamalarında anlamlı farklıklar saptandı (Tablo 2).
Anne sütü ile beslenenlerin formül mama ile beslenenlere göre tartı ve baş çevresi 1., 2., 3. aylarda, boy ölçümü ise 2. ayda istatistiksel olarak anlamlı yüksek saptandı. Anne sütü ile beslenen bebeklerin karışık beslenen bebeklere göre tartı 1., 2., 3. aylarda ve baş çevresi 2. ayda istatistiksel olarak anlamlı yüksekti (Tablo 3).
Beslenme gruplarında büyüme artış ortalamaları, ağırlık 0-1 ay arasında, boy 4-6. ay arasında, baş çevresi 0.-1., 2. ve 3., 3. ve 4., 4. ve 6. ay arasında istatistiksel olarak anlamlı farklıydı (sırası ile p=0,001, p=0,015, p<0,001, p=0,002, p=0,018, p=0,016 Tablo 4).
Tartışma
Beslenme şekli, yaşamın ilk yıllarında büyüme üzerine, yaşamın ilerleyen yıllarında ise morbidite ve mortalite üzerine etkilidir. Anne sütü başta gastrointestinal, merkezi sinir ve solunum sistemleri olmak üzere birçok sistemin gelişimini sağlayan büyüme faktörleri içerir. Bebeklerin beslenmesinde anne sütü altın standart olmasına rağmen, çeşitli sebeplerle formül mamalar verilmektedir.
Anne sütü ve formül mama ile beslenen bebeklerin büyüme özelliklerinin birbirinden farklı olacağı fikrinden hareketle yaptığımız çalışmada, anne sütü ile beslenen grubun tartı alımının 1., 2. ve 3. ayda sadece formül mama ve karışık tipte beslenen grubun tartı alımından fazla olduğunu saptandık. Sonraki aylarda ise 3 grup arasında tartı alımında anlamlı farklılık yoktu. Ülkemizden Donma ve ark. (5) ile Öztürk ve ark. (6) çalışmalarında, anne sütü alan bebeklerin ilk üç ayda daha fazla kilo aldıklarını, daha sonraki üç ayda ise bizim çalışmamızdan farklı olarak formül mama ile beslenen bebeklerin daha fazla kilo aldıklarını bulmuşlardır.
İtalya’dan Agostoni ve ark.’nın (7) 73 anne sütü ve 65 formüla mama ile beslenen bebekte büyüme özelliklerinin karşılaştırıldığı çalışmada, ilk iki ay anne sütü ile beslenen bebeklerin formüla mama ile beslenen bebeklerden daha fazla kilo aldığı bulunmuştur. Bu üç çalışma ve bizim çalışmamızın aksine He ve ark. (8) kilo alımında ilk dört ayda anne sütü ve mama ile beslenen bebekler arasında farklılığın olamadığını; 5. ve 6. ayda ise formüla mama ile beslenen bebeklerin anne sütü ile beslenen bebeklere göre daha fazla tartı aldıklarını bildirmişlerdir.
Davis Area Research on Lactation, Infant Nutrition and Growth (DARLING) çalışma grubu tarafından 1992 yılında yapılan çalışmada anne sütü ve formüla mama ile beslenen bebeklerin ilk üç ayda kilo artışları aynı olmasına rağmen, 3. aydan 12. aya kadar olan üçer aylık dilimlerde formül mama ile beslenen bebeklerin, anne sütü ile beslenen bebeklerden daha fazla kilo aldığı bulunmuştur (9).
Bebeklerimiz boy uzaması açısından değerlendirildiğinde; sadece anne sütü alan bebeklerin 2. aydaki boy uzamasının, formül mama alan bebeklerinkine göre anlamlı derecede yüksek olduğu, ancak diğer aylarda gruplar arasında boy uzaması açısından farklılık olmadığı belirlendi.
Agostoni ve ark. (7) özellikle ilk 2 ay anne sütü ile beslenen bebeklerin boylarının, formüla mama ile beslenen bebeklerden daha çok uzadığını saptamışlardır. İkinci aydan sonra ise formüla mama ile beslenen bebeklerde boy artışlarının anne sütü ile beslenen bebeklere göre daha hızlı olduğunu ve birinci yılın sonunda formüla mama ile beslenen bebeklerin istatistiksel anlamlılığa ulaşmayan düzeyde daha uzun olduklarını belirlemişlerdir.
National Center for Health Statics (NHCS) kaynakları dikkate alınarak incelendiğinde formüla mama ile beslenen erkek bebeklerin ilk 12 ay ortalamanın (50. Percentil) üstünde seyrettiği, anne sütü ile beslenenlerin ise 8. aydan itibaren ortalama değerin (50. Persantil) altına düştüğü saptanmıştır. Kızlarda ise anne sütü ile beslenen bebeklerin kilosu 12. ayda 25. persantilin altına düşerken, formüla mama ile beslenen bebeklerin kilosunun 50. persantilin üzerinde olduğu gösterilmiştir. İlk bir yıldaki kümülatif kilo artışına bakıldığında ise anne sütü ile beslenen bebeklerin formüla mama ile beslenen bebeklere göre 650 gram daha zayıf olduğu saptanmıştır (9).
Bazı çalışmalarda ise anne sütü ve formüla mama ile beslenen bebekler arasında boy uzaması açısından anlamlı farklılık olmadığı belirlenmiştir (10-13).
Çalışmamızda baş çevresi büyümesi sadece anne sütü ile beslenen bebeklerde diğer gruplardaki bebeklere göre ilk 3 ayda daha hızlı olduğu saptandı. Donma ve ark. (5), sadece ilk aydaki baş çevresi büyümesinin anne sütü alan grupta daha fazla olduğunu bulmuşlardır. Agostoni ve ark. (7) ile DARLING grubunun (9) çalışmasında baş çevresi büyüme hızı açısından anlamlı farklılık yoktu.
Hayatın ilk üç ayındaki anne sütü ile beslenen bebeklerin hem beslenme sayısının hem de beslenme süresinin formüla mama ile beslenen bebeklerden fazla olması, 3. aydaki antropometrik ölçüm farklarını açıklayabilir. Günlük beslenme sayısı ve süresi arasındaki fark ise, bebeklerin farklı beslenme şekillerine verdikleri farklı hormonal yanıtların bir sonucu olabileceği gibi, anne sütü ile beslenen bebeklerin gastrik boşalma zamanının mama ile beslenen bebeklerden daha kısa olması dolayısıyla daha sık acıkmaları ile de ilişkilendirilebilir (14,15).
Anne sütü ile beslenen bebeklerin çoğuna 3. aydan sonra büyüme hızları azaldığı için gereksiz formüla mama veya erken ek gıda başlandığı bilinmektedir. Bu yaklaşım anne sütünün azalmasına hatta kesilmesine sebep olmaktadır. Bu yanlışın önlenmesi için bazı ülkelerde anne sütü ile beslenen bebekler için farklı büyüme eğrileri oluşturulmakta ve izlemde bu özel eğriler kullanılmaktadır (16).
Sonuç
Anne sütü ile beslenen bebekler formüla mama ile beslenen bebeklere göre ilk aylarda daha hızlı büyümekte, ilerleyen dönemde ise büyümeleri yavaşlamaktadır. Ancak anne sütü ile beslenen bebekler daha sağlıklı çocuklardır, daha iyi mental ve fiziksel gelişim göstermektedirler. Anne sütü ile beslenenlerin daha az tartı alması yaşamın ileri dönemlerinde gelişebilecek olan obeziteden ve obezitenin getireceği sorunlardan da korumaktadır. Bu çalışma yaşamın ilk 6 ayında sadece anne sütü ile beslenmenin öneminin bir kez daha vurgulanmasını sağlaması açısından önemlidir.
Etik Kurul Onayı: Bu çalışma için Haseki Eğitim Araştırma Hastanesi Etik kurulundan onay alınmıştır, Hasta Onayı: Retrospektif dosya tarama çalışması olduğu için, tüm hastalara ulaşılamadığından alınmamıştır, Konsept: Merve Yıldırım, Murat Elevli, Dizayn: Merve Yıldırım, Murat Elevli, Kamil Şahin, Veri Toplama veya İşleme: Merve Yıldırım, Analiz veya Yorumlama: Merve Yıldırım, Murat Elevli, Mahmut Çivilibal, H. Nilgün Selçuk Duru, Literatür Arama: Merve Yıldırım, Yazan: Kamil Şahin, Murat Elevli, Mahmut Çivilibal, Hakem Değerlendirmesi: Editörler kurulu dışında olan kişiler tarafından değerlendirilmiştir, Çıkar Çatışması: Yazarlar bu makale ile ilgili olarak herhangi bir çıkar çatışması bildirmemiştir, Finansal Destek: Çalışmamız için hiçbir kurum ya da kişiden finansal destek alınmamıştır.